Ferrari Amalfi: O İtalyan tatil fotoğrafına binen turbo

Roma gitti, Amalfi geldi. Güzellik duruyor ama şimdi üstüne biraz da *fişek* eklendi.

Bir sabah uyanıyorsun diyorsun ki: *Roma büyük geldi, bize Amalfi gibi şirin ama havalı bir şey lazım.* Eh, böyle deyince ***Amalfi*** çıkıyor sahneye. İtalya’nın güneyinde, kayalara tünemiş o kartpostal kasabasından adını alıyor ama bildiğin **full paket sporcu** bu; şeker gibi gözüküp bıçak gibi giden cinsten.

İsmiyle sakin, cüssesiyle asil. Ama gaz pedalına bastığında… İşte orada Amalfi artık sadece bir rüya değil, **uçuş modu**na geçiş yapılıyor. Ferrari Roma’nın yerini alıyor, ama öyle bir geçiş ki Roma’dan kalma tek şey belki tavandaki yıldızlar. Gereksiz nostalji yok, klasikle moderni evlendirmişler, düğünde DJ Tiësto çalıyor sanki.

İç tasarımı mı? Hani şu ‘minimalist’ denince akla gelen soğuk beyaz kutular var ya, bunların tam tersi. **İtalyan işi sıcaklık, detayda ustalık**. Gösterge paneli seni *uzay gemisi pilotu* gibi hissettiriyor ama hâlâ makas atmak Türk sorumluluğu olarak kalıyor, unutma.

Amalfi Berlinetta sınıfında, yani ‘grand tourer’ deniyor. Uzun yol yapacaksan yolda telefonun şarjı değil, sen biteceksin. Ama Ferrari sağ olsun, sürerken bir yerine kramp girmeden 200 km’yi geçiyorsun. Tabii bu arabayı alsan muhtemelen uzun yol dediğin Bebek’e kahve içmeye gitmek olacak ya, neyse.

Motor kısmına gelirsek, orası zaten yarış pisti dualarıyla kutsanmış. **V8 turbo** diyip geçmeyelim, bu yaramaz 612 beygirlik bir karaktere sahip. Ferrari’nin Maranello’daki deli mühendisleri yine rahat durmamış.

Düşünsene… Amalfi sahillerindesin, araban Ferrari Amalfi, güneş batıyor, arkada *Eros Ramazzotti*. Her şey film gibi. Tek eksiği? Zorunlu trafik sigortası.

Yani… Ferrari diyor ki: Eskidendi o Roma zamanları, şimdi ***her virajda estetik kriz geçirten*** yeni çağa geldik. Topuklayamayan Ferrari almasın.

Yok canım alacak değiliz, sadece hayalini kuruyoruz. O da serbest 😎