Gözaltılar, CHP ve X kombosu

Sarachane’de toplan, sonra kendini komisyonda bul. Demokrasi bu mu şimdi?

Ortadoğu’nun açık hava cezaevine hoş geldin: Nerede toplanıp iki laf edelim desen, hop, ‘güvenlik’ gerekçesiyle dağıtılıyorsun. Hele bir de Saraçhane’de miting yapmaya kalk, sonrası adliyeye yürüyüş… Ama yürümek serbest değil tabii, yerde kelepçeyle sürüklenmek daha moda.

CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Twitter (pardon, X olur kendisi artık) hesabından bir açıklama yaptı. Dedi ki: Gözaltına alınan yurttaşların durumunu Hukuk Komisyonu takip ediyor. E iyi de ediyor! Ama keşke hukuk, sadece komisyonlarda değil, sokakta da kendini gösterse, değil mi?

Bu ülkede gözaltı, artık günün rutini oldu. Sabah kahvaltı yap, öğlen gözaltına gir, akşam belki serbest kalırsın, belki de karanlık bir karakolda ‘misafirlik’… Ve sonra da sorarsın kendine: *Bir pankart tuttum diye bu mu yani?* Evet, bu. Çünkü ifade özgürlüğü, bu topraklarda sık sık fişeğe dönüşüyor.

Bu arada ‘hukuk komisyonu‘ denince gözünde dev bir jüri heyeti canlanmasın. Parti içinde oluşturulan bir yapı bu, görevleri, partili ya da destekçilerin başına gelen hukuki meselelerde destek vermek. Yani kısmen vatandaşın ombudsmanı, kısmen siyasi avukat.

Ama sorun zaten burada: Sokakta konuşulan şeyi mahkemede savunmak zorunda kalıyorsan, bir gariplik var. İnsan kendi ülkesinde bağırmadan konuşmayı seçtiğinde bile korkak ya da suskun damgası yememeli. Ama memlekette ya eylem yaparsın, ya dayak yersin. Ortası? Ortası yok canım, burası Türkiye.

Bir umut, CHP işin peşini bırakmaz. Ama bu da bir nevi “beklenen adalet” dizisi gibi: Dram bol, ama final hep muamma.

Demokrasi mi? Şimdilik fragman veriyoruz 🫠